.İnsanoğlunun ilk inşaatçılık deneyimi vahşi hayvanlardan korunmak için yaptıkları mağaralarla başlar.
Yerleşik düzene geçip neolitik çağa ulaştıklarında,yaşadıkları mekanlarda taş,toprak,ağaç ve keşfettikleri metalleri kullanıyorlardı.
İlk antik kentlerini de böyle kurdular. Günümüzde ihtiyaçlar devasa artmıştır.Sektörümüz bu ihtiyaçlara cevap verebilmek için kendisini sürekli geliştirmek zorundadır. Yol,köprü,baraj,enerji santralleri,hava alanları,fabrika,işyeri otel, okul, hastane, mesken, çok katlı gökdelenler,spor tesisleri vb. gibi birçok yapının inşası yüksek bir teknoloji gerektirir.
Bu yüzdendir ki,inşaatçılık herkesin “BEN BİLİRİM” diyebileceği bir meslek olmaktan çıkmıştır.Mekteplilerin alaylıların önüne geçtiği bir saygınlığa ulaşmıştır.
Küreselleşen ekonomi uluslar arası kabul gören kalite standartlarını, ulusal standartların önüne geçirmiştir.
Ülkemizdeki TSE,İSO 9000,İSO 9001 gibi birçok üretim ve hizmet kalite standartları AB standartlarına paralel hale getirilmiştir.
Deprem yönetmelikleri değişmiş,denetimler artırılmıştır. Üniversiteler devreye girmiş ve halkımız bilinçlenmiştir.
Sektörümüzün mimar-mühendis bakımından nicel ve nitelik bakımından sıkıntısı yoktur.
Ara eleman ( Tekniker,Teknik Ressam,Teknisyen vs.) konusunda nicel,işçi konusunda da nitel sorunlar vardır.AB ülkelerinde sertifikasız işçi çalıştırılmazken ülkemizde sertifikalı işçi bulmak mümkün değildir.